Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Başkan “Erkeği Öldürdü” ama…

Size Mahir Sayın’ın kitabından bahsetmek, okumayanlara, kitabı tanıtmak istiyorum. Bu kitabı tanıtmaya geçmeden önce şunu belirtmem gerekir, bu kitabı buluncaya kadar tabir caizse göbeğim çatladı. Tam ben pes etmiş, havlu atmışken İstanbul’daki yeğenim “aradığın kitaptan internette ikinci el olarak 1 tane buldum nihayet, hemen alıyorum” diyerek güzel haberi muştuladı. Dünyalar benim oldu.

Kitabın ismi: Erkeği Öldürmek

Yazarı: Mahir Sayın

Konusu: Abdullah Öcalan’la 1996 yılında yapılmış sohbet-röportaj.

Daha evvel bu kitapla ilgili yazar Aytekin Yılmaz şu satırları yazmıştı:

“İnanılır gibi değil, ama gerçek…

Bir kitap 1997 de basılıyor, 2000 yılında adeta buharlaştırılıyor… Ve sonra bir daha fotokopi yedek nüshalarına bile ulaşılamıyor…

Bilin bakalım bu kitabın adı nedir? Kitabın adı “Erkeği Öldürmek” Mahir Sayın’ın 1996 yılında A. Öcalan’la yapmış olduğu bir röportaj kitabı. Bana sorarsanız Öcalan’ı anlatan en kapsamlı kitap buydu. Peki, Öcalan bu kitap da neler anlatmıştı da, bu kitabı devlet değil, PKK ortadan kaldırdı.”

Evet, Aytekin Yılmaz’ın da belirttiği gibi kitap ortadan kaldırılmıştı. Ara ki bulasın.

Pekii bu kitap neden cami avlusuna bırakılan bir piç gibi ortada kalmıştı; Niçin daha sonra bir daha basılmadı?

Bu sorunun cevabı olsa olsa şu olabilir: Bu kitapta Öcalan, Mahir Sayın’a öyle bir açılmış ve öyle bir coşmuş ki, tutabilene aşk olsun. Konuşmuş da konuşmuş hazret! Böyle coşup gürleyince de çoğu şey ortaya dökülüvermiş. Ortaya dökülenler daha sonra kimi yazarlarca alıntılandı, kullanıldı. Bir yerden sonra bu kitap bumerang oldu, döndü Öcalan’ı vurmaya başladı. Kitabın yok hükmünde sayılmasının veya cami avlusuna bırakılmasının sebebi bu olmalıdır diye düşünüyorum.

Velhasılı “Başkan”ın “Erkeği Öldürmek”le iyi mi yoksa kötü mü ettiğini anlayabilmemiz için kitabın piyasada olması gerekir ki okyucu okusun ve aydınlansın!

Her neyse…

Kitabın yazarı Mahir Sayın ile ilgili de şunu söylemekle yetineyim. Kendisi Mahirlerin, Denizlerin yakın arkadaşı, 68’ kuşağının gençlik liderlerinden. Uzun zamandır Avrupa’da, İsviçre’de yaşıyor.

Şayet bu kitapla ilgili bir gazeteci Mahir Sayın’la bir röportaj yapabilse çok faydalı olacağına inanıyorum. Umarım bir gün bir helal süt emmiş Mahir Sayın’a bu kitabı, Öcalan’la aralarında geçen sohbeti ve kitabı sorar da biz de zevkle okuruz.

Gelelim kitaba.

Kitabı edinip de okuyanlar, şanslılar yani, eminim benim gibi kitabın neresini çizeceklerini şaşırmışlardır. “Öcalan’dan inciler” başlığını manşete çeksem cuk diye oturur yani, o derece.

Bu kitap bir değil, birkaç bölümde ancak anlatılabilir. Okuyucu bu yazıya ne derece rağbet gösterecek bilemeyeceğim, ben kitabı atlamadan, aldığım notları, alıntıları sırayla sizlerle paylaşacak ve kısa yorumlarla sayfalar arasında ilerleyeceğim. Kitabı okuyanlar ilk bir iki bölümü okuduğunda şunu demesinler : “Aaa, kitabın en can alıcı bölümleri bunlar değil ki? Bunlardan daha önemli laflar var kitapta”

Belirttiğim gibi, ben sırayla gideceğim ve sırası geldikçe notları, alıntıları sizlerle paylaşacağım. Şimdilik yazıyı uzun tutmamak adına burada noktayı koyuyor, bir sonraki yazıda kitaptan ilk alıntılarla karşınızda olacağım. Zira “uzun yazıları kimse okumuyor” diyorlar.

Cem Canpınar

Yorum Yazın

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

3 × 1 =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla