Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Demirtaş: Bir Annenin Evladını İsteme Hakkı vardır.

VengMa. Diyarbakır HDP binası önünde oturma eylemi yaparak daÄŸa götürülen çocuklarını isteyen ailelerin taleplerinin doÄŸru olduÄŸunu kamuoyuna iletmiÅŸtik. Kafası yarı çalışan kiÅŸiler Diyarbakır HDP binası önünde toplanan ve kendi çocuklarını geri isteyen aileleri hain görüyorlardı. Anaları susturan zihniyeti biz tanıyoruz. Tek gözle dünyaya bakanları biliyoruz. Selahattin DemirtaÅŸ’ın bu açıklamasının saÄŸduyulu akıllı bir açıklama olduÄŸunu görüyoruz, bazı merkeplerin hoÅŸuna gitmese de yayınlıyoruz:

DemirtaÅŸ: PKK’nin derhal cevap vermesini talep edelim

Eski HDP EÅŸ Genel BaÅŸkanı Selahattin DemirtaÅŸ, HDP önündeki anneler eylemine iliÅŸkin, ‘PKK’nin bu ailelerin çaÄŸrısına derhal cevap vermesini öncelikli olarak talep edelim’ dedi.

Eski HDP EÅŸ Genel BaÅŸkanı Selahattin DemirtaÅŸ, HDP önündeki anneler eylemine iliÅŸkin, ‘PKK’nin bu ailelerin çaÄŸrısına derhal cevap vermesini öncelikli olarak talep edelim’ dedi.

HDP’nin önceki dönem EÅŸ Genel BaÅŸkanı Selahattin DemirtaÅŸ, partisinin Diyarbakır binası önünde oturan ailelerle ilgili olarak açıklama yaptı.

Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, DemirtaÅŸ’ın mesajı şöyle:

“Çocuklarının dağa gittiğini veya PKK tarafından kaçırıldığını belirten aileler, bir süredir HDP Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi yapıyorlar. Kısıtlı medya imkânlarına rağmen biz de cezaevinden süreci takip etmeye çalışıyoruz. Bu konudaki kendi düşüncelerimi kamuoyuyla paylaşma sorumluluğu duyarak, birkaç noktaya değinmek istiyorum.

Her şeyden önce, bir annenin ve babanın kendi evladına kavuşma isteği ön koşulsuz, amasız ve ancaksız olarak haklı ve meşrudur. Her türlü niyet sorgulamasından azade bir şekilde saygıyla karşılanacak, son derece doğal bir istektir. Bir annenin yavrusuna kavuşmayı istememesi anormal, sıra dışı ve doğaya aykırı olurdu. Dolayısıyla annelerin bu beklentisinin, her türlü siyasi çıkar tartışmasının üstünde ayrı ve özel bir yerde tutulmasına özen gösterilmelidir. Kanımca meselenin bu yönünün tartışılacak bir tarafı yoktur. İşin özü ve esası da budur. Geri kalan bütün tartışmalar meselenin siyasi yönüdür. Ve tamamı da işin özünü ıskalar niteliktedir. Oysa siyaset halkın sorunlarını çözebiliyorsa insanların günlük, sıradan yaşamlarına dokunabiliyor ve iyileştirebiliyorsa siyasettir. Bunu yapamıyorsa ayak oyunu ve cambazlıktan başka bir şey değildir.

Bu ailelerin iktidar tarafından HDP binasına yönlendirildiği, kayyum atamalarına karşı oluşan tepkiyi örtmek için organize edildiği, iktidar tarafından siyasi amaçlar doğrultusunda istismar edildiği, aileleri HDP’yi yönlendirenlerin gerçek amaçlarının bu annelerin amaçlarıyla uzaktan yakından alakasının olmadığı, hatta aileleri ziyaret edenlerden bazılarının niyetlerinin provokasyon olduğu, iktidarın asıl amacının HDP’yi kriminalize ederek toplumsal lince tabi tutmak istediği ve benzeri pek çok argüman ileri sürülüyor. Elbette bunların hepsinin doğruluk payı vardır. Bunu anlamamak için saf olmak gerekir. Ancak yine de bunların hiçbiri, annelerin beklentisinin meşruluğuna ve haklılığına halel getirmez. Ailelerin sorumlu olarak HDP’yi göstermeleri de yanlış yerde oturma eylemi yapmaları da bu beklentiyi gölgelemez, haksız duruma düşürmez. Asıl sorumluluğun iktidarda olması, meselenin özünü ıskalamamızı gerektirmez.

Bütün bu kışkırtmalara rağmen, HDP’nin serinkanlılıkla, ilkeli ve ahlaklı duruşunu koruması ve kalıcı çözümlere odaklanması gerekir. Aslında HDP’liler, çeşitli vesilelerle bunları da açıkladılar. Bir kez de ben hatırlatmış olayım:

1- PKK’nin bu ailelerin çağrısına derhal cevap vermesini öncelikli olarak talep edelim.

2- Çocukları dağda olan veya PKK’nin elinde olan kamu görevlilerinin ailelerinin evlatlarına sağ salim kavuşabilmelerinin en etkili, kalıcı ve ahlaki yolu barışı savunmak ve barışın sağlanması için bütün taraflara samimi çağrılar yaparak bunun siyasi, sosyo psikolojik ve toplumsal altyapısını bir an önce oluşturmaktır. Bu doğrultuda çabalarımızı yoğunlaştıralım.

3- Oturma eylemi yapan ailelerin çocuklarının veya aileleri oturma eyleminde olmayıp da PKK’nin elinde olan kamu görevlisi kişilerin sağ salim ailelerine kavuşması için hem TBMM içinden hem dışından katılımlarla acilen bir komisyon kurulabilir. Bu komisyonda HDP de yer alabilir. Sorunun çözümüne katkı sunmak isteyen herkesle ve her kesimle samimi bir ortaklaşmaya gidelim.

4- Geçmiş deneyimlerden de yola çıkarak, Öcalan’ın bu konulardaki etkisini ve samimiyetini değerlendirip devreye girmesini sağlayalım. Daha yakın zamanda, avukatları aracılığıyla ‘Ben bu sorunları bir haftada çözmeye hazırım. Kendime güveniyorum’ diyen bir şahsiyeti görmezden, duymazdan gelmeyelim. Sadece HDP önündeki anneleri değil, eli yüreğinde bekleyen tüm anneleri sevindirecek, ülkeye demokrasiyi ve barışı getirecek girişimlerin önünü açalım.

5- Bütün bunları bir siyasi partiyi büyütmek, ötekini küçültmek, berikini dışlamak için değil, 82 milyon Türkiye Cumhuriyeti yurttaşının huzuru, özgürlüğü, demokratik yaşamı, barışı için yapalım. Parti ayrımı gözetmeksizin el ele verelim, birlikte harekete geçelim.

1 Yorum
  1. Simko Engizek diyor

    Sen ilk önce eÅŸine haddini bildir-sonra Zaza Kürdlüğüne geri dön-Ulusal ve bağımsız BirleÅŸik Kürdistan savun-madem Serok Ä°bo’yu seviyorsun,Mazlum BaÅŸkanı seviyorsun o zaman rast konuÅŸ ve ilk önce kendi ailende baÅŸla!!!
    Eşin yeminli Kürd katillerin torunları ile pasta yedi-bu büyük suç!!!

    Zaza Kürdü Çermikli Doktor Fuad’in kemikleri sızlıyor!!!

Simko Engizek adlı kişiye yanıt verin
Yanıtı İptal Et

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

5 − one =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla