Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Diyarbakır’da Cinayetler Serisi…

Remzi Diken Diyarbakır’da abisinin arazisine el koymak amacıyla yegenlerini tasarlayarak ortadan kaldırmaya başladı. Şu ana kadar biri kız, biri erkek iki yeğenini öldürdü. Birini hapishaneye gönderdi birini kayıp etti.  Çaresiz kalan aile adına Avukat Vecdet Dikan bu gün Diyarbakır’da, Demir Oteli’nin konferans salonunda basın ve sivil toplum kuruluşlarının karşısına çıktı, “Ben bir çağdaş Hamlet’im” diyerek medya mensuplarına şunları söyledi:

 Değerli basın mensupları, sagıdeğer misafirler, 

Ünlü İngiliz yazarı William Shakespeare 1601 yılında ünlü eseri Hamlet’i kaleme almıştı. Bundan 416 yıl sonra ilimiz Diyarbakır’da, benim ve ailemin yaşadığı trajedi Hamlet’in o gün yaşadığı trajedinin aynısı olduğu için Shakespeare ile konuşmama başladım.


Dün gece uykum gelmedi. Uyuyamadım. Gece yarısıyıdı. Kimselere sezdirmeden dışarı çıktım. Sisli bir hava vardı. Köpekler havlıyordu…

Sessizliğin sesi vardı kulaklarımda…..

Beni taşıyan ayaklarımın sesi buzuyordu sesiziliği…

Açık arazide, ağaçların arasında biraz yürüdüm. 14 yıl önce vafat eden babamın silueti iki ağaç arasında bana göründü. Çok yakındı…. Ve gülümsüyordu… İki adım daha bana yaklaştı… “Kızım” dedi. Ben daha “buyur baba” demeden, konuşmasına başladı:

                                                                 Baba Eşref Diken
“Senin kardeşin Serdar Diken, 23 Aralık 2015 tarihinde Batı Karakoç Mahallesi,Adaklı Sokaktaki evinden çıkmak üzereyken, uzun namlulu silahlarla bilinmeyen kişiler tarafından vurularak oğlu ve kuzeniyle birlikte öldürüldü.

Daha sonra olayın faili, yani katil zanlısı olarak Kardeşin Zerduşt Hasan Diken tutuklandı. Malıma mülküme el koymak isteyenler, bir oyunla oğullarımdan birini mezara, diğerini cezaevine gönderdiler.

Zerduşt Hasan Diken hapiste, Gülseven Diken mezarda.

 

Büyük oğlumu öldürtenler cenazeye sahip çıkar gibi yaptarak, oğlumu benim yanıma gömmediler; O’ nu Lice’ye götürdüler. ‘İntikamı alınnıncaya kadar taziye yaptırtmayacağız’ söylemiyle çevrenin başsağlığı dilemesini bile engellediler.

Daha erkek kardeşinin kanı yerde kurumadan kız kardeşini öldürdüler.
Ben her şeyi gördüm…

Öyle saatleriydi… Saat 12 ye yakındı. Kızkardeşin Gülseven Diyarbakır’ daydı. Köydeki kızkardeşi telefonla Gülseven’i çağırdı: ‘Gel, birileri bizim arazıyı ekiyor, aracı olan cemaate haber ver’ dedi.

Gülseven köye gitti. Jandarmaya telefonla haber verdi.. Yardım istedi. Jandarma yardıma gitmeyince, taraktöre atlayıp gasp edilmek istenen tarlaya doğru sürdü. Yolda alo 156’ya bir daha telefon açtı… Tarlayı traktörle sürenin kardeşi Ömer olduğunu söyledi. Ve yoluna devam etti.

Gülseven tarlada traktörden inince silahlar patladı.
Vuruldu Gülseven!

Cesedi yerde kaldı. Çok sonraları ambulanslar geldi.
Hastahaneye kaldırıldı, ama Gülseven ölmüştü!

Kardeşin Ömer Ziya ortalıkta yoktu.. Üstelik katil zanlısı olarak aranıyordu…
Trajedi tekrarlanıyordu..
Kızım Gülseven mezara konulurken, oğlum Ömer Ziya’yı hapishane bekliyordu.

Sevgili Kızım Vecdet, babanı dinle!
İki gün önce sana gelen telefonu ben de dinledim.
‘Aile fertlerinin geri kalanlarını ortadan kaldıkmak istiyorlar” diyordu telefondaki ses. ‘Bacılarını, kardeşlerini, onların çocuklarını ve seni yok etmek istiyorlar. Mesele 10 bin dönüm arazi meselesidir’ diyordu. ’12 kiralık katilin tutulduğunun tanığıyımm’ deyip seni ölüme çekmek istiyordu.


Sevgili Kızım adaletten ayrılma!

Karanlığı aydınlat!

Umudunu yitirme…

Bu oyuna son ver…

Diyarbakır’ın bütün aklıbaşında olan kişilerini bir salona topla…

Ülkenin kaderinde söz sahibi olan partileri çağır…

Basına haber ver…

Vicdan sahibi olan kanat önderlerini davet et. Diyarbakır’ın hukukçularını unutma!

Bunların huzurunda ülkenin Cumhurbaşkanına, Başbakanına, içişleri bakanına, Yedinci Kolordu Komutanlığına, Diyarbakır Valisine , iktidar ve muhalefetteki bütün partilere, sivil toplum kuruluşlarına, ükenin aydınlarına seslen…

De ki, bu çağda Diyarbakır’da, babamın kardeşi Remzi Diken, öz abisinin çocukları ve torunlarının tümünü katl derek, babamın mirasına konmak istiyor.

Miras için, para için, iktitar için, yegenlerini ve çocuklarını yok ediyor!

Büyük kardeşin Serdar Diken’i O öldürttü.

Kardeşin Zerduşt Hasan’ı, O katil zanlısı olarak tutuklattı.
Genç ve güzel bacın Gülseven’i O katlettirdi.

Kardeşin Ömer, onun kurduğu oyunun kurbanı olarak aranıyor!”


Ey vicdan sahipleri, bu korkunç trajediyi sizlere anlatmak için, Diyarbakır’da Hamlet oldum. Ve bu salonda karşınıza çıkarak bu tek kişilik oyunu oynadım.

Amacım, sesimi bütün dünyaya duyurmak ve ailemize dayatılan bu katliamı durdurmak, bu çağda, bu utancı yaşamak istemeyen bütün vicdanları bu sessizliği yırtmaya çağrmaktır.

Size söylüyorum…..

Bamın kardeşi, yani benim amcam, kardeşlerimin katilidir. Babamın malını gasp emek için, biz geri kalanları da öldürmek istiyor.

İşini kiralık katillere yaptırıyor..

Jandarma suskun…

Adalet suskun…

Vali suskun..

Adalet arıyorum; susmamış, susturlmamış vicdanlar arıyorum!

Acımı bütün dünyaya haykırmak istiyorum..
Hepinizi saygıyla, hürmetle selamlıyorum…

https://www.youtube.com/watch?v=RyhGonDgfFU&feature=youtu.be

Vecdet Dikan Şeyhanlıoğlu

 

 

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

eighteen − eighteen =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla