MehmetKobal                                                                                                                               Frantz Fanon,”Sömürgecisini alt edemeyen kardeÅŸine düşman kesilir ve gücünü ona göstermeye çalışır.” belirlemesiyle Kürleri özetlemiÅŸ. Kim tahayyül edebilirdi ki, Hayri’lerin, Kemal’lerin Mazlum’ların bağımsız Kürdistan için kurdukları PKK’nin bugünkü yöneticileri Åžengal’i Güney Kürdistan’dan koparmak ve BaÄŸdata baÄŸlamak için IŞİD’in Åžii versiyonu olan HaÅŸdi Åžabi ile birlikte çalışsın?Kuzey Kürdistan siyasetinin görevi, iÅŸgal altında kurtulmuÅŸ parçalarla dayanışma içinde olmaktır. Destek sunulmuyorsa sorun çıkarılmamalıdır. Gerillayı PeÅŸmerge ile çatıştırmak intihardır, ulusal kırılmadır. Aklı başında her Kürdün ve dostlarının karşı duracağı bir ihanettir. PeÅŸmerge ve Gerilla kuvvetleri ulusal çıkarlar doÄŸrultusunda yönetilmelidir. Gerilla, kardeÅŸlerine saldırmamalıdır. Gerilla ordusunu kötü yönlendiren ve yanlış hedeflere saldırtan siyasi elitler, ne yazıktırki, yaÅŸananlardan ders almamış görünüyorlar.
Åžengal’i Federe Kürdistan’da koparma politikası İran idam cumhuriyetin para militer güçleri olan HaÅŸdi Åžabi ve Hizbullah çeteleriyle iÅŸbirliÄŸi yapılması ve Federe Kürdistan’a karşı cephe alınması, hasım gibi davranılması terk edilmelidir. Ulusal birliÄŸe, bağımsızlığa hizmet etmeyen bu yanlış politikalar Kuzey Kürdistan’ı ölüm sesizliÄŸine gömdü. Kuzeyin yenilgisi, Ekim 2019’da yaÅŸanan Grê Spî, Serê Kaniyê’ ve Efrin iÅŸgaline basamak yapıldı. Cemil Bayık, Murat Karayılan Gerillaları PeÅŸmergeye karşı hasım gibi yönetmemeli.Yapılan saldırıları durdurmaları ve çatışmaları engellemeleri gerekir. Cemil Bayık’ın, Federe Kürdistan yönetimi ile basın üzerinde anlaÅŸma çaÄŸrısında bulunması yanlış bir davranıştır. Kırk yıldır daÄŸda siyaset yapan sayın Bayık ve Murat Karayılan, ihtilafların, gerginliklerin basın yolu ile kimlerin iÅŸine yarayacağını anlamamaları vahim bir durumdur.
Åžu sıralar batı devletlerin bölgesel menfaatleri ile Kürdlerin devletleÅŸme ihtiyacını birbiriyle çatıştırmak istiyen İran ve Türk rejimleri, umutlarını Kürdlerin iç çatışmasına baÄŸlamış görünüyorlar. Milli davranış bozukluÄŸundan arınamayan, öngörüsüz siyasetçiler ve sorgulayıcı olmayan takipçilerde bu karmaÅŸada izlenecek ortak stratejiden çok düşmanın çatıştırmacı gündemiyle sürükleniyorlar. Ne yazıktır ki, Kürd halkı, yenilgilerinden ders almayan retorikçi, Kürd siyasi yöneticilerin harcama malzemesi haline getirilmiÅŸ. Åžengal’i Irak’a baÄŸlama politikası, İran’ın, Federe Kürdistan’ı parçalama planı olduÄŸunu hangi ahmak bilmiyor? Åžengal Kürdistandır. Kürdistan’ın kalbidir. Ezidi toplumu, dilini, Kültürünü milli geleneklerini sürgün edildiÄŸi her yere götüren, yaÅŸatan Kürd ulusun kimyasıdır. Kürdler, ulusal kurtuluÅŸuna hizmet etmeyen örgüt ve siyasi yöneticilere tavır almalı ve teÅŸhir etmelidir.Kerkük, Efrin ve Hendek yenilgilerinden ders almayan siyasetçilere güvenmemeli ve şüphe ile bakmalıdır.
Kürdlerin topraklarını, ulusal, siyasal temsil hakkını gasp etmiÅŸ bölgenin iÅŸgalci rejimleri, Irak ve Suriye’yi ön karakol haline getirmiÅŸler. Savaşı Federe Kürdistan topraklarına ve Güneybatı Kürdistana taşırıyorlar. Geillayı yanlış politikalarla kırımdan geçiren, ulusal kurtuluÅŸ stratejisiyle yönetemeyen siyasi elit, Güney Kürdistan hükümetine, halkına sorun çıkarmamalıdır. Federe Kürdistan statüsüne saygılı olmalıdır. İran ve Türkiye tarafından Kürd ulusunun bağımsızlık özlemlerine karşı kullanılan paravan örgütlere karşı mücadele etmelidir. PKK’nin içine sızdırılmış ajanlar, Sülemaniye ve çevre yerleÅŸimlerinde geliÅŸen ÅŸiddet eylemleri sosyal medya ve basın yayın organları üzerinde savunmaları, provoke etmeleri açığa çıkarılmalı, cezalandırılmalıdır. Hendek kırılmasından ders alınmalıdır.
Federe Kürdistan’ın resmi bir bölgesi olan Åžengal bölgesi, yanlışlarından ders almayan siyasi elitin İran’a hizmet eden politikasıyla Irak’ı ortak haline getirdi. Åžengal Kürdistan’dır. Ezidi Kürdlerin coÄŸrafyasıdır. Åžengal, Saddam Hüseyin’in, 1975’te Ezidi toplumunu asimile etmek için Arap ailelerine maaÅŸ baÄŸlayarak yerleÅŸtirdiÄŸi bir tarihe sahiptir. Gerilla yönetimi bu yaÅŸanmış tarihçeyi doÄŸru deÄŸerlendirmezse Gerilla ve halka ağır zarar verir, izole olur. Sömürgecilerin terörist gösterme politikasına hizmet etmiÅŸ olur. PKK yönetimi, bir defa olsun yaÅŸananlardan ders çıkarsın artık. Biz Kürdleri aptal yerine koymaktan vaz geçsin. Kürdleri, milli bilinç ve duygularından kaynaklı sahiplenme hassasiyetinden piÅŸman etmesin. Kürd bayrağı ve ulusal sembollerin taşınmasını talimatlarla yasaklamasın.
Milli değerlerini reddeden bir ulusal kurtulus hareketi nerede görülmüş? Kürd siyasi yönetimi, yaşanan yenilgilerin muhasabesini doğru yapmaldıdır.
ABD seçimlerinden sonra Kürdistan’ın, iÅŸgal altında kurtulma ihtimali iç polemik ve sorumsuz davranışlarla heba edilmemelidir. Batı devletleri eskide olduÄŸu gibi Kürdlerin ulusal özgürlüğüne karşı durmuyor artık. Dünya kamuoyu Kürdlerin kendi toprakları üzerinde devletleÅŸme talebine ve farklı inanç gruplarıyla barış içinde yaÅŸama kültürüne saygı duyması doÄŸru yönetilmelidir.
Kürd Milletinin, geleceÄŸini belirleme ve kendini yönetme ısrarı OrtadoÄŸu ve Kürdistan’ın jeografik, jeopolitik deÄŸiÅŸimi için önemli bir potansiyel olarak kabul ediliyor. ABD hükümetinin Trump’tan Biden’e geçen yönetim deÄŸiÅŸimi, AB ile birlikte iÅŸgalci teokratik rejimlerle iliÅŸki seviyesinin nasıl olacağını yeniden aktüel hale getiriyor. Fransa, Almanya DışiÅŸleri Bakanları Neo-Osmanlı ve pantürkizmin yayılmasına karşı birlik çaÄŸrısı yapıyor. Trump, hükümetinden sonra ABD ve AB yönetimleri Akdeniz, Kafkasya, OrtadoÄŸu gibi bir çok sahada ortak strateji izlemeyi tartışıyor.
Batı medyası 21.yüzyılda elli milyon Kürdün kendi topraklarında ana dili ile eğitim alamadığını ve çağ dışı rejimlerin askeri işgali altında yaşadığını konuşurken, Kürd medyasının iç çatışmayı konuşması bir akıl tutulmasıdır. Kürd siyaseti, diplomasisi bu haklı sahiplenmeyi üç dört yılda değerlendiremezse, keza işgalci bölge devletlerin kendilerini birbirleriyle çatıştırma politikasını boşa çıkarmazsa ağır yenilgiler kaçınılmaz olur.
Kürd Hükümeti Ne Yapıyor?
Güney Kürdistan hükümeti, parti yöneticileri, otuz yıldır çok önemli fırsat ve imkânlara sahip olmalarına raÄŸmen devletleÅŸmenin temel dinamikleri olan PeÅŸmergeleri nizami bir ordu haline getiremedi. Milli siyaseti, kurumları oluÅŸturamadı. Ulusal ekonomiden güvenliÄŸe çift baÅŸlılık bir türlü giderilemedi. PeÅŸmerge ve halkın kahramanca direniÅŸi ile iÅŸgal altında kurtarılan Kürdistan’i bölgeler bu çift baÅŸlılıktan dolayı yeniden iÅŸgal altına alındı. Federe Kürdisan yönetimi, iç çeliÅŸkilerin belirleyiciliÄŸini sadece dış etmenlerle açıklaması bir yanılsamadır. Milli siyasetsizlikten kaynaklı derin problemleri hamasetle, baÅŸka konuları gündeme getirerek sorun çözülemez. Güney Kürdsitan liderliÄŸi, hükümet yöneticileri, ödenmeyen maaÅŸlardan dolayı yaÅŸanan protestolarda yakınma hakkına sahip deÄŸildir.
Kürdistan bölge yönetimi, Irak merkezi hükümetle Federatif ortaklığını işçi, iÅŸveren çeliÅŸkisinden çözüm odaklı bir strateji ile yönetmelidir. Türklerin topraklarını bombalamasını merkezi hükümetle birlikte BirleÅŸmiÅŸ Milletler, (BM) ve iligili uluslararası kurumlara ÅŸikayet etmeli bir çözüme kavuÅŸturmalıdır. Güney Kürdistan halkı Ankara’nın Tahran’ın, saldırı ve bombalamalarına sesiz kalmamalı, kitlesel eylemlerle protesto etmelidir. Federal hükümet halkın can, mal güvenliÄŸini saÄŸlamakla yükümlüdür. Kürdistan Federe Hükümetinin halen partiler üstü iÅŸlev görmemesi devletleÅŸme aklına iÅŸaret etmiyor. O nedenle2018’de IŞİD iÅŸgali altında ağır bedeller karşılığında kurtarılan Kerkük, Kürdistan’i bölgeler yeniden iÅŸgal altına alındı ve kazanılan mevzilerden geri adım atıldı.
Çünkü küresel güçlerle olan ticari, diplomatik iliÅŸkiler, stratejik, siyasi vizyonla bir milli siyaset oluÅŸturulamadı. Sömürgeci bölge devletleriyle geliÅŸtirilen hesapsız ve çarpık ticari iliÅŸkilerle yetinildi. Dolayısıyla Kürdistan bağımsızlık referandumunda olduÄŸu gibi Ankara, Tahran ve BaÄŸdat’ın düşmanca kuÅŸatması ve iç ihanetin muhasebesi yeterince bilince çıkarılmadığı ancak yenilgi sonrası görüldü. Ve ne yazıktır ki, halen o ortak hukuk ve akılla sorunlara müdahale edilmiyor.
Oysa Kürdistan’ın jeografik ve jeostratejik konumu ortak aklı ve milli savunma stratejisini bir zorunluluk haline getirmiÅŸ. Kimi küresel güçlerin, Kürdleri bir tarafıyla bölge rejimlerin saldırılarına haiz bırakması, diÄŸer tarafıyla kendilerine ihtiyaç duyacak pozusyonda tutması Putin ve Trump’un, zımni anlaÅŸmasıyla, Ankara üzerinde sürdürülen son dönem politikaları olsada tehlike devam ediyor.
Türklerin gazı Kürdlere karşı galeyana getirilerek alınıyor. Kemalist Cumhuriyetin 1923 İttihatçi Terakki politikası, 21.yy’da Türk siyasal islamın rövanşı ile retorik ediliyor. Kıbrıs, Akdeniz, Libya ve KarabaÄŸ’da elde edilmeyen ”zafer” Kuzey, Güneybatı ve Federe Kürdistan, yerleÅŸimleri, toprakları iÅŸgal edilerek saÄŸlanıyor. Güney ve Güneybatı Kürdistan otoritelerin resmi temsiliyet statüsüne sahip olması ve siyasi parçalanmışlığının fiilen iÅŸlevsiz kalması hazmedilmiyor.
Özellikle Güneybatı Kürdistan’ın siyasi, askeri, ekonomik ve diplomatik olarak dünya devletleriyle ayni masada ulusal geleceÄŸini belirleme hakkını saÄŸlamış olması ciddi bir baÅŸarıdır. Kürdistan Federe devleti zaten yirmi yıldır bu resmi temsiliyeti yaşıyor. Fakat ortak hukuksal baÄŸlayıcılığı sorgulanmayacak ÅŸefaf demokratik iÅŸleyiÅŸ beklentisinin vucuda getirilmemesi ciddi bir eleÅŸtiri konusu olmuÅŸ.Â
Kürdistan’da yaÅŸanan protestoların, ÅŸiddet ve silahlı saldırılara dönüşmesi bölge rejimlerin istihbaratlarını ve paramiliter güçlerini akla getiriyor. Görülüyor ki, partiler üzerinde sürdürülen yönetim fikri iç istikrarsızlığı önleyemiyor. Çift baÅŸlılık, iÅŸgal altında kurtarılan toprakları ve bağımsızlık Referandumuna evet diyen ulusal iradeyi koruyamıyor. Fars,Türk, Arap iÅŸgalcilerin oluÅŸturduÄŸu sömürgeci statiko Kürdlerin milli siyaset ve güvenlik boÅŸluÄŸu üzerinde duruyor. Devlet imkânlarına sahip Kürdistan Federe hükümeti ve olumlu geliÅŸmeler kaydeden Güneybatı özerk yönetimi, ortak bir akıl, hukuk ve strateji ile Kürd ordusunu vucuda getirmesi bütün Kürdlerin temel talebi haline gelmiÅŸtir. Medkobal@gmail.com
... Bu yazımız ile ilgili görüşünüz? ...