Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Zeki Müren ve Mamê Evdila

Mahir Sayın’ın A. Öcalan ile yaptığı röportajdan oluşan “erkeği öldürmek” adlı kitabı yeni çıkmıştı. Öcalanın çıkan her yeni kitabı gibi bu kitap da cezaevine ulaşır ulaşmaz birinci eğitim materyalı oluvermişti.

Cezaevimizde toplu eğitim şöyleydi; koğuştaki herkes bir odada toplanıyor, üç kişilik divandan biri birkaç sayfayı okuyor sonra okunan bölümle ilgili yorumlar yapılıyor, varsa sorular alınıp konu iyice anlaşılır hale getiriliyordu. Bu yeni gelen kitap da aynı işleme tabi tutuldu.
Ancak bu kez diğer kitaplarda olmayan bir sorun vardı; kitap çok ilginç tesbitler ve “çözümleme”ler içeriyordu. Öcalan “erkeği öldürmek” adlı kitapta Zeki Müren’i göklere çıkarıyor, ”erkekliği aştığı” nı dile getiriyor toplumda kadın ve erkeğin konumu ile ilgili ilginç, ipe sapa gelmez tespitlerde bulunuyordu. Cümleler yenilir yutulur ve de düzeltilir gibi değildi.

Söyleyen Öcalan olunca da karşı çıkmak, yanlıştır demek de olmazdı. Tek yol kalıyordu; söylenenleri realize etmek! Köylü arkadaşların şaşkın soru ve bakışları arasında okumuş “kadro” ve “yetkin” arkadaşlar bütün yeteneklerini zorlayarak sorunlu cümleleri realize etmeye çalışıyorlardı.

Yine de durum içinden çıkılacak gibi değidi. Örneğin köylü arkadaşlardan biri; ”heval şimdi başkan diyor Zeki Müren erkekliği aşmış, yani Zeki Müren iyi şeyler mi yapmış, biz de hepimiz zeki Müren gibi mi yapalım!” diye divana soru sorduğunda divanın hali tam bir komediydi!

Bu kafa karışıklığıyla eğitime ara vermiş havalandırmaya çıkmıştık. Mamê Evdıla diye Şırnak’ lı yaşı ilerlemiş bir arkadaşımız vardı. Saf olduğu kadar neşeli biriydi de. Türkçesi iyi değildi, genelde Kürtçe konuşurdu bizimle. Mamê Evdıla havalandırmada Nimet ve Niyazi’nin yakasına yapışır; ”yahu ev çiye Zeki müren meselesi, ne diyor başkan, hele kısa bir şekilde bana anlat!”
Nimet düşünür taşınır, aklına muzır ve kestirmeden bir cevap gelir, der ki;

“Mamê Evdila başkan bi kurtî dibê kî bila kadro ê xwe jêkin! -başkan kısaca diyor ki, kadrolar kendi şeylerini kessin!-

Mamê evdila hemen cevap verir; “wele ez ji xwe qadro nînim!”-ben zaten kadro değilim.

Niyazi araya girer; “Mamé Evdila hevalê Nîmet kêm go; başkan dibê; bila qadro tam jêkin, yurtsever jî piçevî-nîvî!” (arkadaş eksik söyledi, başkan diyor ki kadrolar tam kesecek, yurtseverler de yarım)

Bu cevabı duyan Mamê Evdila acele ve panikle cevaplar; “ê bi xwedê ben yurtsever de değilim!”

Yeni yılınızda hüzünleriniz az, gülüşleriniz bol olsun!

(Salih Dündar’ın Facebook hesabında yaptığı paylaşım)

1 Yorum
  1. Barzan diyor

    Tùrkler Zeki Mùrene sanat gùne§i demesi ilà mùridleri gùne§imiz demesi arasinda pek fark yok.
    Zamaninda Zeki Mùrenin arkasindan fotograf makineli gazeteciler eksilmezdi.
    Abdullahin yataktaki pozlari ve sabahlik pijamalarla poz vermesi bir benzerliktir.
    Zaten konu§irken sirtini gerillaya donenen, kiçini saga sola salayan bir i§veli adam.
    Biz fazlaligi kaytan biyiklari.
    Bir halki avunmak adli kitabi okumaya tahhamùlù olan bu kitabi okumali.
    Neler var neler.
    Avukatlarina “kasiklarim ka§iniyor” demeside kim bilir neyin nesi.
    Dilerim ka§inmalari dinmi§tir.

Yorum Yazın

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

4 − one =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla