Karadeniz Bölgesi çok farklı aidiyet kimliklerinin bir arada yaşadığı bir coğrafyadır.
Türk Milliyetçiliğinin bu coğrafyada nüfuz bulması ve serpilmesi 1980 den sonrasına denk düşer. Bölgede gelişkin sol öncülerin tümünün farklı şekilde bitirilmesi halkların aleyhine ve Türk milliyetciliğininde lehine bir duruma dönüştü. 50 yaşın altindaki nüfusun ezici çoğunluğu Türk milliyetçiliğinin cenderesinden geçmiş ve başkalaşım geçirerek değişip dönüşmüştür. Oysa 1500 lü yillarına kadar bölge Osmanlı yönetimine geçmeden önce ne Osmanlıcılığı nede Türklüğü bu bölgelerde bilen yoktu. Osmanlı bu topraklara hakim olduktan sonra büyük çoğunluğu ortadoks olan bölge halkı 500 yıllık sürec içinde müslümanlaştırılarak adeta kendi köklerine yabancıllaştırılmış, Cumhuriyetten sonra ise Türk aidiyet kimliği ile asimilasyon boyutlanarak devam etmiştir.
Bölgenin en büyük kenti olan Trabzonda 72 milletten insanlar yaşamaktadir. Türklük bütün eski kimlikleri adeta ezip geçmiştir.
Türklükle rüştünü ispatlamak isteyen çok kimse kendi dedelerinin katili olan Topal Osman’ın torunları olduÄŸunu övünerek savunur duruma düşürülmüştür..
Trabzon bugün Türk milliyetçiliğinin adeta bir kalesi gibidir.
Ilginç olan Istanbul seçimleri ile Ekrem Imamoglunu aidiyet kimligi üzerinden vurmaya calışan eğemenlerinde hiçbiri Türk değildir. Görüldüğü gibi Türklük üzerinden üstünlük sağlamaya çalışmak istemeleri Imamoğlundan çok bölge halkını rahatsız etmiştir..Çünkü genlerine dokunulmuş Türk olmadiklarını çok iyi biliyorlar.
Eğemenler kendi elleriyle baltayı ayaklarına vurduklarını söyleyebiliriz.
Bakmayın siz her ne kadar Imamoğlu ben 9 dedeme kadar sayarım diyorsa da 3. dedesinden sonrasında müslüman dede bulamaz. Sonrasi Yorgo yada Kostastır.
Çok mu önemlidir?
Bana göre hayır..
KeÅŸke kendi aidiyet kimliÄŸini savunabilseydi..
Imamoğlu bile seçilememe kaygısından dolayı atalarının katili Topal Osmana biat etmek zorunda bırakılmıştır.
Demek ki Türk olmadan yada Türklüğü kabul etmeyen hiçbir kimse Türk devletinde bekçi bile olamaz.
