Bir ülkenin içte ve dışta güvenliğini sağlıyan esas güç sanıldığı gibi ordu ve polisiye kuvvetler değil, hukuktur!
Topluma güven veren şey hakkaniyetle işleyen yerleşmiş bir hukuk sistemidir.
Emniyetin ve Silahlı güçlerin görevi ise yine hukukun düzenlediği kurallar çerçevesinde ülke ve üzerinde yaşayan toplumu yine iç ve dış tehditlerden korumaktır. Suçluları yakalayıp hukukun eline teslim etmektir.
Bu uygulmada dahi onlara yol gösteren kudret kanunlardır, yani hukuk!
TC devletinde hukuk yıllardır rafa kaldırılmış tüm yetkiler silahlı birliklere teslim edilmiştir.
Bu nednle toplum da huzura vedaetmiştir!
Yine bu devlette Hükumet ile Silahlı birimler arasında bir alan bölüşmesi yaşanıyor.
Silahlı birimler yasaları ne kadar ihlal ederse etsin, eylemlerinden sorumlu olan bürokrasi haklarında hiçbir işleme baş vurmamaktadırlar. Hükumet, polis ve silahlı kuvvetlerin işlediği her suçu örtbas etmekle görevli gibidir.
Buna karşılık başta devlet başkanı gelmek üzere siyasi irade Anayasa ve hukuku ne kadar çiğnerse çiğnesin, emniyet güçlerinin engelleyici bir müdahalede bunduğu görülmemektedir.
Anlayacağınız iki kuvvet anlaştıkları alanlarında özgürdürler.
Eski Afrika diktatörüklerinde yaşanan ‘Muz Cumhuriyeti’ benzeri bir işleyişe sahip duruma gelinmiştir.
Lice’de 6’ıncı Zirhli araç cinayetine tek seferde 5 kurban verildi. Zirli araç sürücüsü emniyet güçler ‘Nasıl olsa bize bir şey olmaz!’ güvencesiyle kurbanların üzerine sürmekten çekinmemektedirler.
Yine nasıl olsa kurbanlar Kurd. Ve yine bu devletin milli anlayışına göre ‘En iyi Kurd ölü Kurd’dur!’
Haliyle kimse devletten polisler hakkında dava açmasını beklemiyor. Açılsa ne olur ki, tüm benzer davalarda görüldüğü gibi daime emniyet güçleri haklı, ölen Kurd yurttaş ise haksız olacaktır!
Yon yıllarda silahlı güçlerin işlediği hangi cinayet adil bir yargılanmayla sonuçlandı ki?
Devlet kapısından adalet ve hukuk bulunamadığına göre, herkes kendi adaletini kendi sağlamak durumundadır.
Zaten yurttaş da öyle yapıyor.
Kim eline ne geçtiyse onunla rakibini ortadan kaldırmaya çabalıyor.
Balta, pala, bıçak ve daha olanaklı olan silah kullanarak…
Peki bu hukuksuzluktan güvenli bir ortam doğar mı?
Dileyen hukuk kurallarına göre işleyen modern devletlerde işlenen cineyetleri TC gibi Muz Cumhuriyetindekilerle karşılaştırsın!
Hangisinde toplum daha güvenli ve huzur içindedir?
TC silahlı güçleri dünyadaki 5. büyük ordudur.
Ama iç huzur açısında Suriye’den bir adım öndedir, o kadar!
Evet, silahlı güçleriniz ne kadar kudretli olursa olsun, içerde topluma güvence veren bir hukukunuz yoksa asla huzurlu bir toplum kuramazsınız!