Adnan GüllüoÄŸlu / Ä°ÅŸid ile mücadele sona yaklaşırken Ä°slam dünyası başını Ä°ran ve Suudi Arabistan’ın çektiÄŸi Åžia-Sunni çeliÅŸkisi ile egemenlik arayışı ile yeni çatışmalara gebe.Yemende olduÄŸu gibi laik devlet anlayışı sindirilemediÄŸinden aynı devlet içinde birlikte yaÅŸayabilmeleri tartışma götürüyor.
Bu yüzden 25.EYLÜL tarihinde yapılacak referandum ve çıkacak sonuç sadece güney Kürtleri için değil Ortadoğuda oluşacak Yeni dengeler içinde önem taşıyor.
Bağımsızlık için yapılacak olan bu referandum Irakta artık yaşam şansı olmayan Sunni Araplar içinde hayati öneme sahip.
Şöyleki, Irak merkezi yönetimi ile Güney Kürdistan yönetimi arasında sorunlu bölge olan Musul vilayeti özerk, yada eyalet sistemi ile yeni bir statü ile Sunni Araplarıda kapsayacak şekilde Hevler (Erbil)yönetimine bağlanabilir.
Hevler her inancın ve azınlığın “temsiliyet”hakkını içinde barındıran, yasalar ile teminat altına almış bir parlementoya sahip.
Aksi takdirde İran yayılmacı politikası gereği hedefine ulaşmak için Bağdat ile beraber Sunni azınlık olan Araplara yaşam hakkı tanımayacak tır.
İran oluşturduğu sivil milisler ile İşid e karşı savaşarak Irak ve Suriye üzerindeki etkisini arttırıyor.
Bazılarının “Irak yönetimine baÄŸlanmalı” dediÄŸi Åžengal in jeopolitik öneminden dolayı HaÅŸdi Åž abi milislerini yerleÅŸtirme isteÄŸi amacının bir parçası.
İran 1400 yıllık yarayı yeniden kaşıyarak yayılmacı politikasına alet etmek istiyor.
Kısaca Irak ve Suriye üzerinden Akdenize inmek istiyor.Ä°ran bu amacına ulaşırsa Türkiye “Åžia hilali”denen bir kuÅŸatma altına girecek ve Sunni Arap dünyası ile baÄŸları kopacak.Molla yönetimindeki Ä°ran ile Sunni Ä°slamı öne çıkaran Türkiye’nin karşı karşıya gelmesi kaçınılmaz.
Ä°ran’ın yayılmacı politikasını bozacak olan tek güç Güney Kürdistan’ın bağımsızlığını elde etmesi ve Rojava da Kürtlerin diÄŸer azınlık ve farklı inanç gurupları ile kazanacakları yeni bir statü ile mümkün olabilir.