Dr. Adnan Güllüoğlu / ” 70’li yıllarda bizim nesil”Savra savra Filistin”diyerek korsan gösteriler yapıp Filistin halkı için bildiriler dağıttık.O dönemde aklınızdaki soru şartlar müsait olmasına rağmen neden Filistinin bağımsızlığı için El Fetih adım almıyordu? Bazı arkadaşlarımız araştırdı ve nedenini öğrendik. Filistin bağımsız devlet olursa oluşturacağı bütçenin kat kat fazlası olan uluslar arası yardımdan mahrum kalacağı ortaya çıkmıştı. Aradan 50 yıla yakın zaman geçti.
Bu gün baktığımızda sürekli topraklarını genişleten bir İsrail ve 3’e bölünmüş(Gamze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs) bir Filistin halkı ve bu halkın geleceğinden söz sahibi olan iki ayrı örgüt (Hamas ve El Fetih). Mazlum halkların kurtuluş yolu ödenmesi gereken bedeller, çeşitli engeller, tuzak ve provokasyonlara doludur.
Halk adına verilen siyasi mücadelede gerektiğinde kullanılan şiddet yöntemleri her zaman vardır ve doğru yapıldığı takdirde zalime gözdağı ve halka da güven verir. Ancak şiddet amaç değil her zaman siyasi mücadelede araçtır. Bu kural değişmez. Zalime karşı misilleme için şiddet eyleminin biçimi önemlidir. Şayet eylem yapılacaksa kendi halkının zararın hesabının da yapılması gerekir. Örgüt çıkarı için yapılan şiddet eylemi diğer örgütler ile birlikte mücadele etme anlayışına zarar verdiği gibi olacak misillemenin bedelini de korunamayan halk ödeyecektir.
Halka zarar vereceği belli olan eylemler yapılmamalıdır, yapanlara kerhende olsa destek verilmemelidir. İsrail’i eleştirelim yapılanları bir yana bırakalım. Flistin’deki mücadeleyi bölen Hamas,El Fetih’ten daha mı yurtsever?Hamas örgütünün Gazze’den İsrail’deki sivil yerleşim yerlerine rasgele attığı roketlere karşılık İsrail de bir kaçı hariç 500 sivil hedefi vurarak yanıt verdi.
EZİLEN BİR HALK ADINA VERİLEN SİYASİ MÜCADELEDE ŞİDDET AMAÇ DEĞİL ARAÇTIR”Koruyamıyacağını bile bile,yapılması gereken farklı ve etkili eylem biçimleri varken,haddini aşan eylemler ile yıllardır bombalanmasına sebep olunan halkın çocuklarının eline Filistin bayrağı verip İsrail askerinin karşısına dikmek doğru mücadele anlayışı değildir. Atasözünün dediği gibi “PENCERENDE CAM VARSA BAŞKASININ EVİNİ TAŞLAMA” A.Güllüoğlu

1