Ferhat Sağnıç / Dost ve düşmanda bilir ki; Kürde sığınan her hangi birine asla ihanet edilmez. Bu gelenek başka milletlerde var mı bilmiyorum. Sanırım yoktur. Eğer olsaydı Kürd katliamcısı Saddam Hüseyin çocuklarına başınız sıkışırsa Kürtlere sığının demezdi. Çünkü Saddam Kürde ne kadar düşman olursa olsun düşmanını çok iyi tanıyordu. Kürtlerin canı pahasına Saddam’ın çocuklarını Irak devletine teslim etmeyeceğini net bir şekilde biliyordu.
Kürt geleneğinde kız kaçıran, adam öldüren, asker kaçağı her hangi biri bir aileye, bir aşirete sığındığında ne pahasına olursa olsun düşmanlarına teslim etmezdi.
Şex Seid Pirandayken askerler köyün etrafını sarar. Komutan köyde bulunan devlet kaçaklarını Şex Seid ten ister. Şex tabii ki teslim etmez. Peki bedeli ne olur kaçakları teslim etmemenin? Zamansız bir isyan, zamansız Şex Sedin idamı olur.
1975 yılları olsa gerek bizim aşiretle başka aşiret kavga ediyor. Bu kavgada bizden biri öldürülüyor. Katil ortalık yatışınca bir gece yanına Kefen, pamuk, sabun ve silahını alarak öldürülen gencin babasının evine gider. Oğlunuzu ben öldürdüm işte kefenim, işte sabunum ,işte silahım. İster af edersiniz, ister intikamınızı alırsınız. Kanım size helal dır der. Baba evladının acısını yüreğine gömer ve çocuğun gözlerinden öpüp. Bundan sonra sende benim çocuğunsun der ve af eder.
Eminim bu satırları okuyan Kürtlerden bir çoğunun böylesi anıları vardır. Veya büyüklerinden dinlemişlerdir.
Böylesi ulvi değerlere sahip bir halka ne oldu? Nasıl dejenere olduk? Düşmanlarımızın bile sığındığı bir halk iken nasıl kendi insanımızı , üstelik ortak düşmanımızdan kaçan bir insanımızı elini ayağını bağlayıp düşmana teslim ediyoruz. Ve o düşman zaman kaybetmeden o Kürdü İdam ediyor.
17 yıl düşmanın zindanlarında kalıyor. Bir fırsatını bulup kaçıyor. Kardeş bildiğine sığınıyor. Kardeş tüm değerlerimizi alt üst ediyor, tüm umutlarımızı yıkıyor.
Bu ihanetin hesabı sorulmalı , fabrika ayarlarımıza dönmeliyiz. Çünkü değerlerimiz bizi biz yapandır.
... Bu yazımız ile ilgili görüşünüz? ...