Vengma, hiç bir partinin borazanı değildir. Hiç bir partinin düşmanı da değidir. Kürt partilerinin doğru politikalarını destekler, yanlış politikalarını eleştirerek yol göstermeye çalışır.

Zincirlerinden baÅŸka kaybedecek ÅŸeyleri olanlar da meydanlarda

                                                                   18 Aralık 2018

Sarı Yeleklilerin mücadelesi 5. haftada devam ediyor, iktidarın tüm tehdit ve müdahalesine raÄŸman, biz Noël’de ve hatta 31 Aralık’ta kesintisiz mücadeleyi her alanda sürdüreceÄŸiz ÅŸeklinde açıklama yapıyorlar. Sarı Yelekliler (Gilets Jaunes) Özgür birey olma niteliÄŸi ve topluma ön ayak olma sorumluluÄŸu derslerle dolu, devrimci bir mücadele çıkışıdır. Fransa tarihte Devrimler ülkesi  olarak bilinir. 

21. Yüzyılda, yeni tipte bir örgütlenmeye gebe olan özelliÄŸi ile sokaklara çıkan isyancılar, hiçbir güce, kalıba sığmayan ve bütün provokasyonlara raÄŸmen henüz ÅŸiddet içermeyen pozusyonu ile egemenler için tehdit olarak lanse edilmesi dikkat çekicidir. Sarı Yelekliler kimdir ? Hangi parti veya Sendika önderliÄŸinde  harekete geçtiler ? Liderleri kimdir ? Hangi sosyal sınıfı temsil ediyorlar ?  Hangi ideoloji ile dünyaya bakıyorlar ? Öncelikle ÅŸunu belirtmek gerekiyor, bunlar, sadece proletarya denilen sınıf deÄŸil, toplumun en yoksul kesimide deÄŸildir. 

Gilets Jaunes’ler: Vergi yükünden bıkmış orta ve ortanın altında gelir grubundan insanlar, emekliler, zanaatkarlar, küçük esnaf, çiftçiler,  asgari ücretle çalışanlar bu isyanın bileÅŸenleridir. Alım gücünün azalması, vergi ve prim borçlarını hesapladıktan sonra ayın sonuna birÅŸey kalmadığını gören kitleler. Fransa’nın her yerinde özelliklede Paris’te öfke patlaması yaptılar. Aslında çağımızda Kapitalist sistem kokuÅŸmuÅŸ yapısıyla, küresel çapta bir ekonomik-politik ve askeri krizin girdabına girmiÅŸtir. Bu kriz çeÅŸitli ülkelerde farklı çeliÅŸki ve mücadele biçimleri ile gündeme damgasını vurmaktadır.

Sosyal bilimciler toplumun gelmiÅŸ olduÄŸu aÅŸamadaki yapısını çok ciddi bir ÅŸekilde analiz etmek zorundadır. En çok ezilen sınıflar, geri bırakılmış halklar ve ezilen uluslar, mücadele sahnesinde aktör rolünü oynamaktadır. Fransa’da yeni tip bir mücadele yöntemiyle, ortak çıkarlar etrafında, bireysel olarak birleÅŸen kitleler, ÅŸiddetsiz bir ÅŸekilde deprem etkisi yapıyor. Gilets Jaunes’ler, homajen bir yapı deÄŸil. Çıkış itibariyla mevcut parti, sendika ve kitle örgütlerinden bağımsız hareket ediyor ve toplumda büyük bir sempati ve destekle karşılanıyorlar. 

İsyancıları bir araya getiren ortak çıkarlarıdır, ve hepsinin kaybedecekleri birÅŸeyleri vardır. Asıl mesele O birÅŸeylerini kaybetmemek için mücadele ediyorlar. BirÅŸeylerini kaybetmemek için yeni tip örgütlenmeyle Fransa’yı öyle bir sarstı ki, Fransa Cumhurbaskanı Macron ve  Hükümeti geri adım atmak zorunda kaldı. Macron öylesine sıkışmıştı ki, yoÄŸun baskı sonucunda ulusa sesleniÅŸ konuÅŸması yapmak mecburiyetinde kaldı. Fransa Cumhurbaskanı Emanuel Macron konuÅŸmasında: 2019’da, asgari ücrete ayda yüz avro zam ve aylığı 2 bin avro altında kalan emeklilerin sosyal güvenlik katkı vergisinin (CSG)  artırılmaması.Ve tüm ülke genelinde baÅŸlayacak bir siyasal diyalogla sorunları çözeceÄŸine vurgu yaptı. 

Macron, haftalardır, olup bitenlere hala yukardan bakan bir kibirle, Elitlerin temsilcisi rolünü oynamaya devam ediyor. Yapılan anketlerde halkı deÄŸil, zenginleri deÄŸil, en zenginleri temsil ettiÄŸini bir kez daha ispatlar niteliktedir. Macron’nun Fransa’ya hitaben konuÅŸmasında ne yazık ki kimse aradığını bulamadı. Dolayısıyla isyancılar büyük tepki göstererek mücadeleye devam dediler. Fransa’da Sarı Yelekliler isyanı, önümüzdeki dönem çok tartışılacaktır. Bunun en temel nedeni, emek-sermaye çeliÅŸkisi hala geçerli mi? Yoksa kapitalist toplumun, özel mülkiyet sahibi olan, küçük-burjuva, orta-burjuva ve üst burjuvalar arasındaki sınıf çeliÅŸkisi mi ön plana çıkmıştır? Veya klasik tip hedefler ve örtgütlenmelerle mevcut sistemler deÄŸiÅŸebilir mi? Çağımızın yeni tip örgütlenmelere ihtiyaç duyduÄŸu kaçınılmazdır. 

Düzene entegre olmus, eski kalıplarla mücadele biçimleri toplusal çeliÅŸkileri çözmeye muktedir deÄŸildir. Emperyalist buhran ve bunalıma son verecek yeni tip örgütlenmeler yaratmak gerekir. Kendimiz için, emeÄŸimiz için, özgür irade ve özgür düşünce için, özgür birey ve özgür gelecek için gerekli ve zorunludur. ÇaÄŸdaÅŸ bir gezegende insanca yaÅŸamanın temel ögesi, birileri tarafından yönetilmek deÄŸil, tam aksine, kendi kendini yönetmek veya yönlendirmek bilincine sahip olmaktır. 

BireyselliÄŸin, yalnızlığın, egoizmin hakim olduÄŸu, mevcut sistemde psikolijik sorunlarla depresyonda olan toplumun önemli bir bölümünü, Üniversiteli Diplomalı jenerasyon oluÅŸturmaktadır. Gilets Jaunes’ler meydanlarda, tanımadıkları, çeÅŸitli, yaÅŸlarda, çesitli mesleklerden, inanç ve kimliklerden insanlarla bir arada çadırlarda Komün yaÅŸamı paylaÅŸtılar. «Biz bir aile olduk, farklılıklarımız bize bilmediÄŸimiz çokÅŸeyler öğretti». Bu açıklamalar insanların yalnızlıktan bunaldığını, sosyal iliÅŸkilere ÅŸiddetle ihtiyaç duydugunun somut ifadesidir. Sosyal bilinç sıçramaları, toplumsal çeliÅŸkilerin sıkışıp patlamasının bir sonucudur.

akbalikesma@gmail.com

E-posta hesabınızı yayınlanmıyoruz

three × 2 =

Kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerezler kullanıyoruz. Sorun yok, rahat olun. Size özel herhangi bir bilgiyi yayınlamıyor ya da paylaşmıyoruz. Anladım, sorun yok Daha Fazla